Az bi bakışalım mı? Senin gözlerinden neler olup bittiğini benim gözlerimden neler yaşadığımızı görelim.
Çok değil bir süre önce insanlar el hareketleri de dahil olmak üzere sözel bir şeyler anlatmaya çalışırdı birbirine ve anlaşılmaması üzerine farklı ruh hallerine girilirdi. Şimdi sadece gözlerimiz açıkta ve ne kadar el kol jest mimik yapsakta yüzümüzün yarısı kapalı,gülsek acaba güldüğümüz anlaşılıyor mu düşüncesi geçmiyor değil aklımızdan. Bir şey söylüyoruz ama biliyoruz aslında söylediğimiz şeyi bir kere daha tekrarlayacağız çünkü ben senin dudak hareketlerini görmeden zorlanıyorum;duyuyorum ama daha çok gözlerime inanıyorum.Rica etsem bi daha söyler misin son dediğini ve öncekini ve öncekini…
Son zamanlarımız,eski şarkı sözlerimizi yaşatır oldu mu sizce de? ‘Gözler kalbin aynası,yalan nedir bilmez onlar.’ Gözler tek başına olmuyor be!Baksana güldüğünde kalkmayan dudak kenarı,şişmeyen yanak olmayınca kim ne anlasın senin güldüğünü. Hadi bide kız mesela yada şaşır. Dil çıkart şaka yaptım der gibi. E hani görmedim ben şaka mıydı bu. Tek başına göz tek başına ağız yetmez(Allah’ın bize lütfettiği hal dışında). Sen dünyaya gelirken 4 parmağını karşılayacak baş parmak verilmiş; elbette senin rızkını verecek bir Yaradan var. Teslimiyetini göster azmini bırakma. Sahip çık, sahip çık (nefsine,kendine,çevrene) ki 50 sene sonra anlatacak geçmişin olsun.